Ocak ayının son haftasında Çağla ile birlikte, arkadaşımız Yasemin’in davetiyle Ritz Carlton’da, Şef Umberto Cavina eşliğinde ‘basta bad pasta’ adlı workshop’a katıldık. Çağla bütün detayları “Artık ben de makarna yapabiliyorum!” başlığıyla blogunda paylaşmıştı. Çağla Badem‘i hala keşfetmediyseniz hemen tıklayın derim.
Dün akşam kuzenler bizdeydi. Ben de acaba yapabilir miyim diye delimsirek bir cesaretle işe giriştim. Genelde yemek tarifleri veren sitelerde ya da kitaplarda hep yapılacaklardan söz edilir. Kesinlikle yapılmayacaklar, olabilecek hatalar hiç yazılmaz. Bu ilk taze makarna denememde bir takım hatalarım oldu itiraf ediyorum. En azından deneyeceklere öğütler niteliğinde hepsini buraya sıralamak istedim.
Bize orada verilen tarifte makarna hazırlamak için; 1 kg un, 12 yumurta ve 1 kaşık zeytinyağı yeterli denmişti. Yumurtaların durumuna göre zeytinyağını 1 kaşık daha fazla koyabilirsiniz.
Yarım paket unu ve 6 yumurtayı derince bir kapta önce kaşıkla biraz karıştırdım. Sonra elimle yoğurdum.
Benim yaptığım bir numaralı hata un seçimim oldu. ‘Özel amaçlı tam buğday unu’ kullandım. O unun içindek kepek de olduğu için kepekli makarna gibi oldu.
Hem yumurtalardan hem de unun renginden karışım epeyce sarı-turuncu bir renk oldu.
Hamuru yeterince yoğurduğum hissine kapılınca, taze biberiyeleri yıkayıp minik minik doğradım ve onu hamurun için kattım.
Aslında biberiyeleri, yumurtalı karışımın içine koymalı ve hep birlikte yoğurmalıydım. Ayrıca koyduğum iki üç dal biberiye çok az geldi. Mutlaka daha fazla koymalı.
Şef Umberto, hamurun içine adaçayı da koymuştu. Malesef taze adaçayı bulamadığım için ben birşey koymadım.
Sonra bu hamuru güzelce bir kurulama bezine sardım ve 30-40 dakika kadar bekledim.
Sıra hamur açmaya geldi. Etkinlik sırasında hamuru merdane ile açmıştık. Merdanem olmadığı için oklava ile açmaya çalıştım.
Oklava kullandığımdan açarken epeyce zorlandım. Ayrıca yeterince ince de olmadı. Ama ben ikiye kesip tekrar tekrar inceltmeye çalıştım.
Hamuru yeterince ince açınca, ama yufka kadar da değil elbette, onu eşarp gibi katladım ve sonra ondan şeritler kestim. Kestiğim şeritleri üst üste yığdım.
Sosu önceden hazırladım ama makarna suyunu koymak için kuzenlerin gelmesini bekledim.
*
Elimle açtığım makarnaları gösterdiğimde görüntü ve tat açıkçası kimsenin ilgisini çekmedi.
Benden size tavsiye mutfakta olan biten size kalsın.
Yılmadım sosu ısıttım. Makarnaları içine attım. Sonra minik kaselere tadımlık olarak koydum.
Onları fesleğen yaprağıyla süsledim.
Malesef fotoğraf çekmeye fırsat kalmadı hepsi yendi bitti.
Reblogged this on ozeser4845 and commented:
merhabalar bana mufftın tarifi önerebilir misin ?
Malesef muffin tarifi bilmiyorum.
Şimdi bu soru pek cahilce olabilir, ama makarna buğday unundan değil de, irmik unundan yapılmaz mı? Buğday unundan yapılan erişte değil midir???
Senem, irmik unundan pizza biliyorum ben 🙂
Merhaba Burcu Hanım,
Blogunuzu keyifle takip ederken makarna tarifinize rastlayınca zorlu bir mücadeleyle bir merdane edindim hemen ve bu akşam işten gelir gelmez kolları sıvayıp başladım. Ama o da ne ? Mutfağı sevdiğim halde henüz bir poğaça hamuru bile yoğurmamışken kaskatı bi hamurla cebelleşiyorum 🙂 Valla bravo bu hamuru yoğurabildinizse, Aslında belirtmişsiniz ama ben de buğday ve normal unu karıştırdım galiba daha az buyday unu koymalı çünkü zaten sert olan hamur daha da sertleşiyor. Sonuçta bilek gücüyle açtım ve kestim ama ben de bittim :)) Şu anda kurumaya bıraktım yarın akşama da pişirmek istiyorum çünkü tadını çok merak ediyorum. Yazınızda nasıl pişirdiğinizi ve sosunuzu anlatmamışsınız, çok pişirmeden güzel bir sos yaparsam afiyetle yerim diye düşünüyorum. Teşekkür ederim yalnız yaşadığım bu şehirde keyifli bi akşam geçirmemi sağladığınız için.Denemelerinizin devamını bekliyorum.. Sevgiler…
Merhaba,
Açıkcası ben yaptıktan iki saat sonra pişirdim. Öyle çılgınca kurutmadım. Sos olarak toz parmezan ile bir kutu kremayı tavada karıştırdım. Sonra makarnaları tavaya koyup karıştırdım. Makarna 8-10 dakikada pismisti. Tadına bakmadan süzmeyin derim.